banner banner banner
Sanatçının Mektupları
Sanatçının Mektupları
Оценить:
Рейтинг: 0

Полная версия:

Sanatçının Mektupları

скачать книгу бесплатно


DUBLIN’DEKİ AİLESİNE

6 Aralık 1902

Grand Hotel Corneille, Paris

Herkese merhaba, Bay Yeats[8 - W.B. Yeats (1865–1939) İngilizce yazılmış İrlanda edebiyatını yaratmak için çalışan İrlandalı şair.] Londra’ya, The Speaker’ın editörünü[9 - Richard Barry O’Brien (1847–1918), İrlandalı dava vekili ve yazar. 1899’da yayımladığı Charles Stewart Parnell’in yaşamını anlattığı The Life of Charles Stewart Parnell adlı kitabıyla tanınır.] görmeye gitti, fakat adam hastaydı. Ben de her gün mektup bekliyorum; Academy’nin editörünü de görecekti. Bayan Gonne’a[10 - Maud Gonne (1866–1953), Yeats’in ilk aşk şiirlerini yazdığı İrlandalı milliyetçi.] da yazdı, Gonne’ın bir mektubunu yolluyorum. Beni Arthur Symons’la[11 - Arthur Symons (1865–1953) İngiliz şair ve eleştirmen. 1894–1895’te Yeats’le birlikte kalmışlardı.] da tanıştırdı; benden The Speaker’a, Symons’ın bir kitabıyla – Francesca da Rimini’nin çevirisiyle[12 - Symons’ın Gabriele D’Annunzio’dan Francesca da Rimini (1901) çevirisi Londra’da 1902’de yayımlandı.]– ilgili tanıtım yazısı yazmamı istiyor. Onunla kahvaltı ettim, öğle ve akşam yemeği yedim, bindiğimiz arabaların ve otobüslerin paralarını da o ödedi. Yazılarımı Express’e bir ya da iki gün önce gönderdim, hafta başında Express’e bakmayı unutmayın. Tıp dersleriyle ilgili kesin bilgi aldım. Öncelikle Fransız diploması sahibi olmak gerekiyor; fakat yabancı diploması olanlar Milli Eğitim Bakanlığı’nca bundan muaf tutulabiliyor. Bakanlığa yazdım ve bu sabah uğradım, birkaç güne kadar muafiyet belgesinin elime geçebileceğini söylediler. Sonra Sorbonne’da Fen Bilimleri Fakültesi sekreterine gittim; bana fizik, kimya ve biyoloji derslerine (bir yıllık derslerin tamamına) girebilmem için geçici bir kart verdi. Dersler için ücret alınmıyor; sabah 9’da başlayıp bir iki saat devam ediyor. Laboratuvar dersleri öğleden sonra 1.30’da başlayıp iki üç saat sürüyor. Yazılı sınav yok! Bütün sınavlar sözlü ve çeyrek saat kadar sürüyor. Sertifika sınavım gelecek Temmuz’da. Bakanlığa son başvuru tarihi 1 Aralık olduğu için aslında geç kaldım ama yabancı olduğumdan başvurum kabul edilecek sanıyorum. Yani bugünden yılbaşına kadar çalışacak on beş gün kadar zamanım var. Çalar saat aldım (4 frank), sabah zamanında kalkmak için; çünkü okul uzak. Şimdi yıkandım (7.30); sıcak. 3 d’ye[13 - 1900’lerde Britanya İmparatorluğu’nda, bugünkü pens yerine kullanılan para birimi olan denarius’un kısaltması.] kahvaltı yapabiliyorum, déjeuner (çorba, et, tatlı, kahve) 8 d ya da 9 d. Akşam yemeği (çorba, balık, et ve sebze, tatlı, kahve) 1 s/-.[14 - Şilin. 12 denarius’a eşit. Poundun yirmide biri.] Ama gün boyu sürekli kahve içmek zorundayım. Burada kahve gündüz sütsüz ama şekerli içiliyor. Bu da benim zevkime uygun; çünkü hava sert, bazen sıfırın altında 7–9 dereceye düşüyor. Rüzgâr da çok şiddetli ama ne sis ne yağmur var. Stannie’ye Abby Sokağı’ndaki Eason’lara gitmesini söyle, sipariş edip parasını ödediğim kâğıdı bana göndersinler. Eğer nakliye ödenmişse gönderirler, yol telaşıyla bunu unuttum. Henüz bazıları dışında ders notlarımı tamamlayamadım, hafta boyunca uğraşacağım. Önlük, kolluk ve ameliyat kutusunu eğer pazartesi çalışmaya başlayacaksam hemen almam gerekiyor. Param perşembeye kadar Lloyd’dan Paris’e gelmiş olmayacak. Gene de bir şeyler yapacağım. Gelecek hafta yıllığı 7 ya da 8 £’a oda arayacağım. 1 Ocak’tan itibaren kiralanırsa üç aylığı 35 s/-, benim otelde bir ayım 3 Ocak’ta bitiyor ve sanırım dersler tekrar 4 Ocak’ta başlayacak. Burada harika Norman mobilyası var; aynalıklı kapıları olan ahşap pres. Sizin gardırobun iki katı büyüklüğündekiler 5 £. Şu anda odama bunlardan alamıyorum ama dersler nedeniyle Paris’e tam yerleşince bir tane muhakkak alacağım. Benim hakkımda kimseye, “Sağ olun, teşekkür ederiz,” dışında bir şey söylemeyin. Stannie’ye, bana St. Stephen’ın[15 - University College Dublin’in öğrenci dergisi.] Aralık sayısını göndermesini ve Unicorn Press’e yazmasını, kitaplarıma da dikkat etmesini söyleyin.

    JIM

LADY GREGORY’ye

21 Aralık 1902

Grand Hotel Corneille, Paris

Sayın Lady Gregory, mektubunuz bana iletildi, fakat yılbaşı için Dublin’e gideceğimden ve yarın gece Paris’i terk edeceğimden size verecek başka kesin haberim yok. Arkadaşınız Bay Longworth[16 - Ernest Victor Longworth (1874–1935) Dublin’de Daily Express dergisinin editörü.] benden iki kitap için tanıtım yazısı istedi. Yazdım, yazılar on beş gün önce çıktı, fakat henüz para almadım. Tıp çalışmalarımın seyri şimdilik parlak görünmüyor. Bay Yeats yılbaşından sonra bir gün The Speaker’ın editörünü görecek. Academy’nin editörüne benim şiirlerimi önerdi, fakat editör “gerçekten iyi şiir” sayfası istiyormuş. Kayda değer bir haber olduğunda size söyleyeceğimden emin olun. Ah evet, burada bir adama öğretmenlik yapıyorum ve bana on beş günde bir 10 frank veriyor. Paris beni çok eğlendiriyor ve Fransız edebiyatında niçin şiir bulunmadığını artık anlıyorum; Fransız yaşamında şiir yaratmak olanaksız. “Kibar” Fransızcaya bir yakınlık duymuyorum. Almanların onları yenmesine memnun oldum, umarım bir daha yenerler. Fakat Fransızlara bir şey olmasın da, Tanrı korusun, dünya böyle aşçıları ve dans ustalarını yitirmesin. Ama,

Es war ein Konig in Thule

Gar treu bis an das Grab[17 - Goethe’nin Faust’undan: “Thule’de bir kral vardı / Mezara bile sadıktı.”]

küçük yuvarlak Mösyö Loubet’den[18 - Émile Loubet (1838–1929), 1899–1906 yıllarında Fransa cumhurbaşkanı.] başlayarak bütün bir hayvanat bahçesi bunu üretemezdi, çünkü Tanrı’nın krallığı gözlemle ortaya çıkmadı. Saygılarımla.

    JAMES A. JOYCE

JOHN STANISLAUS JOYCE’a posta kartı

21 Ocak 1903[19 - Yılbaşını ailesiyle Dublin’de geçirdikten sonra Joyce, Paris’e dönmeden önce iki gün Londra’da kaldı.]

Londra

Altı penilik ve haftalık yeni bir yayın için (eğer çalışmam onları tatmin ederse muhabir olmam önerisiyle) Paris’ten edebiyat ve tiyatro notları yazmak üzere işe alındım. Ama ilk sayı Mart’a kadar çıkmayacak. Oysa benim ilk yazıları mümkün olan en kısa sürede göndermeye başlamam gerekiyor; ödemeleri de oldukça yüksek (1000 sözcük başına 2-2-0 £[20 - 2 pound, 2 şilin, 2 denarius.] ya da Academy’nin iki katı). Academy’nin editörünü de gördüm ve makalemi bıraktım, inceleyip dergisi için uygun olup olmadığını söyleyecek.[21 - Academy’nin editörü C. Lewis Hind (1862–1927) Joyce’un makalesini kabul etmedi. Joyce’un küçümseyici tutumundan sonra Yeats de davasını bırakması yolunda onu azarlayınca, Academy’de yazma şansı kalmadı.] Bu gece geç vakte kadar Bay Tuohy’yi[22 - Babasının Londra’dan arkadaşı.] göremedim. Irish Times almaya devam edin ve beni olaylardan haberdar edin. O’Hara’nın[23 - Mathew O’Hara, Joyce’un babasının arkadaşı ve Irish Times muhabiri; Joyce’un makalesi 7 Nisan 1903’te herhalde bu ilişkiyle yayımlandı.] tam olarak ne dediğini yazın. Courtney’e[24 - William Leonard Courtney (1850–1928) İngiliz gazeteci, yazar, Fortnightly Review’un editörü.] de yazdım, ondan ve eğer Londra’daysa Archer’dan sabaha mektup bekliyorum.

    JIM

BAYAN JOHN STANISLAUS JOYCE’a

25 Ocak 1903

Grand Hotel Corneille, Paris

Sevgili anne, daha önce yazamadım, çünkü beklediğim paket hâlâ (pazartesi sabahı) gelmedi. Şu kitabın eleştirisini[25 - Joyce’un, Stephen Gwynn’in To-day and To-morrow in Ireland: Essays on Irish Subjects adlı kitabının eleştirisi. 29 Ocak 1903 tarihli Daily Express’te çıktı.] de Express’e yolladım; Stannie’ye bakmasını söyle. Yeni gazetenin adı Men and Women ve editör bana Spectator ile Tatler arası bir şey olarak tanımladı; onun için, görürsen, bu gazetelerden kendine al. Haftalık, altı pens. Stannie’ye bana bir an önce (böylece perşembe gecesi elime geçebilir) benim Wagner[26 - Wilhelm Richard Wagner (1813–1883) Alman opera bestecisi, yazar, eleştirmen. Alman halk masallarının kahramanlarını konu edinerek Avrupa krallarını kızdırdı, İsviçre’ye yerleşmek zorunda kaldı. Ancak daha sonra Naziler tarafından da kullanılacak olan Sosyal Darvinizm ve üstün insan görüşleriyle 1850’den sonra her yerde rağbet gördü.] operaları kopyamı, eğer yapabilirse Grant Allen’ın[27 - Grant Allen (1848–1899) Kanadalı yazar. The Woman Who Did (1895) adlı romanıyla tanınır. Paris adlı kitabı ise Londra’da 1900 yılında yayımlanmıştır.]Paris’i ile birlikte göndermesini söyle. Bu arada, Le Femme en Gris’nin[28 - La Femme en Gris (Paris, 1895), Hermann Sudermann’ın (1857–1928) romanı Frau Sorge’nin (1887) Fransızca çevirisi.] 100. sayfasında geciktirilmemesi gereken, iki kitap için rehin senedi var. Korkarım geciktirdim. Umarım Stannie iyileşmiştir ve siz dediklerimi yapıyorsunuzdur. Liberal Club’da Archer’a rastladım, fakat konuşmamız uzun sürdüyse de pek bir şeye benzemedi. Ayrıca Lady Gregory’ye rastladım ve treni kaçırdım. Bu da Bay O’Connell’ı[29 - Büyük ihtimalle Ross O’Connell, Joyce’un baba tarafından akrabası.] görmem için zaman yarattı. Speaker anladığım kadarıyla iyi ama zayıf bir gazete, Academy de öyle, ama belki onlara bir şeyler gönderirim. Kendimi gazetelerde bir açıklama olmadan göstermek istiyorum. Evde sorunların üstüne gitmeyi unutma, Charlie’nin sınava (baharda olacaktı) hazırlanmasını ve Stannie’yi kastediyorum. Umarım bana yazarsın ve yazarsan bizi ilgilendirecek şeylerden de söz edersin. Babama Irish Times’la arasının nasıl olduğunu duymayı beklediğimi söyle.

    JIM

Pakette cevap gerektiren bir not çıkar düşüncesiyle mektubu bugüne (salıya) kadar geciktirdim.

[BAYAN JOHN STANISLAUS JOYCE]’a

[? 8 Mart 1903] Pazar 14.30

[Paris]

Çekini bozduramadım. Gaze[30 - Dublin seyahat acentesi.] hakkında yazdıklarından hiçbir şey anlamadım. Bir mektup yalnızca üç dakikada yazılınca çok akıllıca olmuyor. Her neyse, Gaze kapalı, o yüzden gelecek yemeğim yarın (pazartesi) 11’de olacak. Son yemeğim geçen gece (cumartesi) 7’deydi. Böylece bir 40 saat daha orucum. Hayır, oruç değil, çünkü bir penilik kuru ekmek yedim. Sondan bir önceki yemeğim ise ondan 20 saat önceydi. 20+40=60 saatte iki yemek kötü değil sanırım. Büyük perhiz âdetim ne de olsa beni zayıflattı, odama çıkacağım ve yatma zamanına kadar orada oturacağım. Yarın çok aç olacağıma göre çekin bana salı sabahına kadar yeter. Douce şimdiden parasını ödedi, başka nasıl yaşıyorum sanıyorsun, gelen tek para yeni öğrencim Auvergniot’dan 5 frank.

    JIM

BAYAN JOHN STANISLAUS JOYCE’a posta kartı

10 Nisan 1903

[Paris]

Sevgili anne, lütfen yazabilirsen bir an önce bana yaz ve neyin ters gittiğini söyle.[31 - Joyce’un annesi, akciğer kanseri nedeniyle ağır bir rahatsızlık geçirdi. Babası çektiği telgrafta, “Annen ölüyor eve dön, Baban” diye yazdı ve Joyce da öğrencisi Joseph Douce’tan borç alarak 12 Nisan 1903’te Dublin’e gitti. Annesi o yıl, 13 Ağustos’ta hayatını kaybetti.]

    JIM

OLIVER ST. JOHN GOGARTY’ye[32 - Gogarty (1878–1957), Joyce’un sınıf arkadaşı, 1922–1934 döneminde İrlanda Senatosu üyesi olan doktor ve yazar. Ulysses’teki Molligan tipi.]

3 Haziran 1904

60 Shelbourne Road, Dublin

Sevgili Gogarty, çantayı geri yolluyorum. Hâlâ yaşıyorum. İşte mantıklı bir öneri. Cuma günü bir bahçe eğlencesinde şarkı söylüyorum, eğer verebileceğin hoş bir takımın ya da kriket gömleğin varsa, onu ya da onları bana gönder. Kingstow Pavilion’la anlaşmaya çalışıyorum. Oradan kimseyi tanıyor musun? Temmuz ve Ağustos için düşüncem şu – Dolmetsch’e[33 - Arnold Dolmetsch (1858–1940) eski müzik ve müzik aletleri uzmanı.] benim için bir lavta yaptırmak ve Falmouth’tan Margate’e eski İngiliz şarkıları söyleyerek kıyı boyunca güney İngiltere’yi dolaşmak. Oxford’tan ne zaman ayrılıyorsun? Keşke ayrıldığını görebilsem. Saplantını anlamıyorum. “Oda Müziği” süitin başlığı. Umarım Jenny bir iki gün içinde ayrılıyordur. Elveda ve hoşça kal demek için arayacağım. Mektubu beni kızdırmadı. Ötekiler kızdırdı. Böbürlenebilesin diye birini gönderiyorum. Ellwood[34 - John Rudolph Elwood, Joyce’un arkadaşı ve Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi’ndeki Temple tipi.] neredeyse iyileşti. Annie Langton’la randevum var. Yoksa onu unuttun mu? Bildirecek bir haber yok. Sayın İfratlıklar[35 - Sinn Féin’cılar. 6 Kasım 1906 tarihli mektuba bakınız.] ve Öksüzlükler[36 - Kaba köylüler ya da belki de Stanislaus Joyce’un önerdiği gibi papazlar.] gelişmeye devam ediyor. Majestelerinin Müfridi[37 - John Francis Byrne (1879–1960) Joyce’un sınıf arkadaşı. Daha sonra ABD’de gazeteci oldu. Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi’nde Cranly tipi. Joyce, Byrne’ün gene okul arkadaşlarından ve Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi ile Ulysses’teki Lynch tipine modellik eden Vincent Cosgrave’den (1878?-1920’lerin sonları) ayrıldığını anlatıyor.] şimdi engelle karşılaşmadan yürüyor. MacAuliffe, Greenwood Pim’in yanına CPI’da işe giriyor, selamlarını iletmemi istedi. Sana saygılarımla yok. Haydi elveda. Tutarsız.

    STEPHEN DAEDALUS

NORA BARNACLE’a[38 - Galway’li bir fırıncının kızı olan Nora Barnacle (1884–1951) ailesiyle geçinemeyerek Dublin’de bir otelde çalışmaya başlamış, Haziran 1904’te Joyce’la tanışmıştı. 14 Haziran’daki randevusuna gelmeyen Nora, 16’sındaki buluşmadan sonra Joyce’la yaşamını birleştirecektir.]

15 Haziran 1904

60 Shelbourne Road

Kör olabilirim. Uzun bir süre kızıl-kahverengi bir saça baktım ve onun sen olmadığına karar verdim. Eve oldukça mahzun gittim. Bir randevu vermek isterdim ama sana uygun olmayabilir. Umarım sen bana randevu verebilecek kadar iyi olursun, eğer beni unutmadıysan!

    JAMES JOYCE

CONSTANTINE PETER CURRAN’a[39 - Constantine Peter Curran (1883–1972) Joyce’un sınıf arkadaşı.]

[Temmuz 1904 başları]

Yağmurlu Cuma

Sevgili Curran, muhteşem! Binlerce feodal teşekkür! Berbat bölümü bitirdim –102 sayfa— ve şimdi kitap Russell’da (A.E.). Bir hafta içinde bölümü sana göndereceğim. Bir gazete için bir dizi epicleti[40 - Epiclesis sözcüğünden türetme.] —on tane— yazıyorum. Birini yazdım. Birçoklarının şehir dediği felç ya da sinir hastalığının ruhuna ihanet etmek için diziye Dublinliler adını verdim. Bütün limerick’lerimin[41 - (İng.) Bir, iki ve beşinci mısraları ile üçüncü ve dördüncü mısraları aynı kafiyeli nükteli şiir türü.] lüks baskısını hemen bul. Daha da gecikmeden.

    S.D.

NORA BARNACLE’a

3 Ağustos 1904

60 Shelbourne Road

Sevgili Nora, bu gece 8.30’da dışarı çıkmana izin verecekler mi? Çıkacağını umarım çünkü bugün öyle dert girdabına kapıldım ki senin kollarında her şeyi unutmak istiyorum. Kutsal Papa Onuncu Pius’un bana bahşettiği havari güçlerinin erdemi sayesinde, vermekten memnun olacağım papalık kutsamasını alman için eteksiz gelmene izin veriyorum. Acılar içindeki Yahudin.

    VINCENZO VANNUTELLI[42 - Vincenzo Vannutelli (1836–1930) Katolik Kilisesi’nin tanınmış kardinallerinden, 1903’te papalık seçimini az farkla kaybetmişti.]

(KARDİNAL DİYAKOZU)

NORA BARNACLE’a

15 Ağustos 1904

60 Shelbourne Road

Canım Nora, şimdi saat biri vurdu. On bir buçukta geldim, o zamandan beri aptal gibi, rahat bir sandalyede oturuyorum. Hiçbir şey yapamadım. Senin sesinden başka bir şey duymuyorum. Beni “canım” diye çağırdığını işiten bir aptal gibiyim. Bugün iki kişiyi soğuk davranışlarla terk ederek kırdım. Senin sesini duymak isterdim, onlarınkini değil.

Sen yanımdayken kibirli, kuşkucu yanımı bir kenara bırakıyorum. Keşke şimdi başını omzumda duyumsayabilseydim. Sanırım yatmaya gideceğim.

Yarım saattir bu şeyi yazıyorum. Bana bir şeyler yazacak mısın? Umarım yazarsın. Nasıl imza atmalıyım? İmza atmayacağım, çünkü kendime ne diye imza atacağımı bilmiyorum.

    [İMZASIZ]

NORA BARNACLE’a

29 Ağustos 1904

60 Shelbourne Road

Canım Nora, hiç iştahım olmadan gece yarısı yemeğimi şimdi bitirdim. Yemeğin yarısındayken fark ettim ki parmaklarımla yiyorum. Geçen geceki gibi kendimi hasta hissettim. Çok sıkıntılıyım. Bu kötü kalemi ve berbat kâğıdı bağışla.

Söylediklerimle bu gece sana acı vermiş olabilirim fakat kafamdakileri bilmen iyidir. Zihnim mevcut toplumsal düzeni ve Hıristiyanlığı tamamen reddediyor – evi, tanınmış değerleri, yaşam biçimlerini ve dini kurumları. Ev fikrini nasıl sevebilirim? Evim basitçe, benim de miras aldığım savurgan geleneklerle yıkılmış orta sınıf işiydi. Annem yavaşça öldürülmüştü, sanırım babamın yanlış davranışlarıyla, yıllar süren dertlerle ve benim alaycı, dürüst davranışlarımla. Tabutunda yatarken kanserin heba ettiği gri yüzüne baktığımda, bir kurbanın yüzüne baktığımı anladım ve onu kurban eden sisteme kahrettim. Ailede on yedi kişiydik. Kız ve erkek kardeşlerim benim için hiçtir. Yalnız bir erkek kardeşim beni anlayabilir.

Altı yıl önce Katolik Kilisesi’ni tutkulu bir nefretle terk ettim. Tabiatımın şevkiyle, benim için orada kalmanın olanaksızlığını anladım. Öğrenciyken gizli bir savaş verdim ve onun bana sunduğu olanakları reddettim. Böyle yapmakla kendimi bir dilenci yaptım fakat onurumu korudum. Şimdi yazdıklarım, söylediklerim ve yaptıklarımla açık savaş veriyorum. Bir serseri olmadıkça toplumsal düzene uyamam. Üç kez tıp öğrenimine başladım, bir kez hukuk, bir kez de müzik. Bir hafta önce gezici aktör olarak uzaklara gitmeye hazırlanıyordum. Planı uygulamak için enerji bulamadım, çünkü sen beni dirseğimden çekip durdun. Yaşamımın zorlukları inanılmaz ama ben onları küçümsüyorum.

Bu gece sen içeri girdikten sonra Grafton Caddesi’ne doğru dolaştım, uzun zaman bir sokak lambasına dayanıp sigara içtim. Sokak gençliğimden akıp giden bir yaşamla doluydu. Orada dikilirken yıllar önce Paris’te yazdığım birkaç cümleyi anımsadım, şu cümleler: “İkili üçlü gruplar halinde bulvar yaşamının ortasından geçiyorlar, yürüyerek, kendileri için aydınlatılmış bir yerde aylaklık eden insanlar gibi. Pastacıdalar, gevezelik ediyorlar, pastaları ufalıyorlar ya da bir kahve kapısında sessizce oturmuşlar ya da zanilerin sesi kadar yumuşak giysileriyle araçlardan iniyorlar. Parfüm dolu bir havayla geçiyorlar. Parfümler içinde bedenlerinin sıcak, nemli bir kokusu var.”


Вы ознакомились с фрагментом книги.
Для бесплатного чтения открыта только часть текста.
Приобретайте полный текст книги у нашего партнера:
Полная версия книги
(всего 10 форматов)