Bir cellat olmak mı, yoksa bir celladın oğlu olmak mı dayanılmaz olan? Gerçekten günahkâr saydıklarımız ya da onların soyundan gelenler sevmeyi, âşık olmayı ve mutluluğu hak etmiyor mu? Sandığımız kadar kötü ve gaddarlar mı? Ahmet Mithat “Cellat” adlı romanında tüm bu soruların cevabını ve Napolyon’un Fransa’da yaptıklarını tarihî bir çerçeve içinde veriyor. Sanki bir Fransız romanından çeviri gibi görünen “Cellat” tam tersine “telif” bir roman; “Hace-i evvel” Ahmet Mithat, bütün ustalığı ve öğreticiliğiyle Fransız topraklarında geçen, kişileri de Fransız olan bir hikâye anlatıyor. Yazarın üslubuna sadık kalınarak, romanın dili günümüz Türkçesine yaklaştırılmıştır. Ahmet Mithat’la bir Fransa gezisine çıkmak hiç de yabana atılmayacak bir teklif…
все жанры