Читать книгу Şermin (Tevfik Fikret) онлайн бесплатно на Bookz
bannerbanner
Şermin
Şermin
Оценить:
Şermin

3

Полная версия:

Şermin

Tevfik Fikret

Şermin

İTHAF

“Yuva” 1 nınminiminiyavrusuna…

Yuvaşefkatyuvasıdır,Ninelerdironuyapan;Fakatyavrum,seninyuvanBirmarifetyuvasıdır;Bunuancakirfanyapar,Bununayrıdeğerivar.Sevyuvanı;oradasenKardeşlerinlekoşarak,Ötüşerek,oynaşarak,Öğrenirsin–öğrenmedenNedirzahmet,nedirkeder,–Faidelibirçokşeyler.Haydiyuvana,yavrucak;Omarifetyuvasıdır,Vefaziletyuvasıdır.Ordafikrinuyanacak;Ordakanataçacaksın,Yükseklereuçacaksın!

ŞERMİN’İN ALFABESİ

– Alfabeni oku, cicim.– A, b, c, ç, d, e, f;G, h, ı, i, j… yok, k, l;M, n, o, ö, p, r, s, ş;T, u, ü, v, y, z…Bir de yumuşak ge (ğ) var.– Hangi harfler kalındır?– A, ı, o, u.– Peki. Hangileri ince?– E, i, ö, ü.– Hangileri bulunmuyorKelimelerin sonunda?– Hocamız dört harf var, diyor:B, c, d, g… Nine,Ben yoruldum artık!– Peki, yalnız söyle; cümle nedir?– Cümle… Cümle… evet, o birKelime dizisidir kiBir fikri tamam anlatır.Sonuna da nokta konur.– Süreksiz sert hangileri?– Bilmiyorum!– Yok, bilirsin.– Ç, k, p, t; değil mi?– Artık, nine, bana izin.– Peki, yavrum, haydi oyna;Koca bir aferin sana!

HEDİYE

Bugün benim bayram günüm,Fakat ablama küskünüm;Gelip demeliydi: Şermin;Bir yaş daha aldın, sevin;Bakınız ben değil ablam,Yabancı olsa duramamKardeşçe, dostça, insancaHatırını sormayınca.            Lakin şu cici şey de ne?            Oo, oo! “Sevgili Şermin’e!”            Bir hediye… Ne de güzel!..            Mutlak Şehper’dendir. Oh, gel.            Cici şey, gel kucağıma;            Sürün biraz dudağıma!            Ablam da böyle bir kutu            Veriverse ne olurdu?Benim melek Şehper’ciğim!..Fakat acele etmeyim,Hakikaten bu ondan mı?Boşuna yerdim ablamı;İçim ne kadar aldanmış,Güzel kutu ablamdanmış,Zaten Şermin’in bayramıŞehper’in umurunda mı?            Beni ablam sever ancak,            Böyle başka kim anacak?            Melek ablacığım benim;            Sen benimsin, ben seninim!

UMACI

Şermin umacıdan korkar,Zannedenler yanılırlar.Hayır, Şermin’de doğrusuYoktur umacı korkusu.Eskiden o da korkarmış,Onu da korkuturlarmış:“Umacı geliyor!” diye;Çocuk, aldanır her şeye.Lakin artık yüreğiniOynatmıyor ne ecinni,Ne cadı, ne dev, ne şeytan;Çünkü… Çünkü hepsi yalan!Ona her şeyi öğretenAğabeyi, bilmem nerden,Bir gün bir kutu getirir,Kutuyu Şermin’e verir.”Oynat şu mandalı biraz!”Mandalı oynar oynamazKutu çocuğun elindenFırlar; korktuğunu görenAğabeyi der ki: “Şermin,Seni titreten şu hain,Şu korkunç şey ki kutudanÇıkıverdi, bir kuzudanKoparılmış bir avuç yün,Biraz kâğıt, biraz da dünSana verdiğim tel yok mu,İşte ondan ibaret.... Bu,Seni titretti; çünkü sen,Yazık, böyle boş şeylerdenTitreyecek kadar boşsun.Tekmil cadın, koncolozun2!İşte böyle hoştur.” Şermin,O gün korkmamaya yeminEtti; artık yalan, dolanÇarşamba karılarından,Cadılardan titremiyor,“Hep kutuda onlar!” diyor.Aklı başında insanlarYalnız fenalıktan korkar!..

MUHALLEBİM VE MEKTEBİM

Ninem sordu: “Şermin, kimiÇok seversin?” “O, ninemi!”“Başka?” “Babamı şüphesiz”“Daha?” “İzin verirsenizSayayım: Muhallebimi,Sütlacımı, şekerimi,Hep şekerlemelerimi;Biraz da gevrek severim…Fakat en çok mektebimi,Mektebimi pek severim.                     Âli bina!..Neler öğretir o bana!Tam bir hafta oluyor kiBiliyorum: Dünya ikiAyrı ve büyük parçadır.Avrupa, Asya, Afrika;                     Bunlar eski,Evet, bunlar eski dünya;Öteki de AmerikaVe adalar… Neydi ismi?Avustralya, değil mi?Evet, o, Avustralya;Bunlar yeni dünya… demekToprağımız beş kıtadan,Birçok karayla adadan,Ve denizlerden ibaret.Karaların isimleriİşte hatırımda; kendimKitabımı dünden beriKarıştırdım ve öğrendimBirkaç büyük deniz. ElbetHocamız bugün onlardanBize bahsedecek ve benSayacağım ezberimden:Bahr-i Siyah, Bahr-i Sefit,Bahr-i Muhit-i Atlasi,İki de Bahr-i Müncemit,Bahr-i Umman… İşte hepsi.Yok, daha vardı; lakinHatırımdan çıkmış, deminBiliyordum… Kalın kafa!İnsan öğrendiği şeyi                     Daha iyiÖğrenmeli… Şimdi banaBıldır3iyi bellediğimEn güç şeyleri sorsalar,Bilirim; ezberlediğimHafızamdan çıkmaz; çıkarFakat onlar dikkatsizceÖğrendiğim şeylerdir hep.Bugün ders alırım, geceHazırlarım, yarın mektep—Te dinleyin, bilmiyorsamEğer hepsini tastamam,Sizin olsun muhallebim…Bana yetişir mektebim!

KEMAN

Piyanoyu sever babam,O da nineciğim gibi.Piyanodan pek anlamam;Bana, ağabeyim gibi,Tesir eden keman sesi…Do, re, mi, fa – fa, sol, la, si.Onun o latif nağmesi…Do, re, mi, fa – fa, sol, la, si.               Bazı ağlar için için,               Bazı gülmekten kırılır.               Geliyor ağabeyimin               Odasından derin, ağır,               Boğuk bir dua nağmesi…               Do, re, mi, fa – fa, sol, la, si.               Ah! O derin keman sesi…               Do, re, mi, fa – fa, sol, la, si.Ağabeyim iyi çalar,Bana da meşk ettirecek,Onun birkaç kemanı var,Birini bana verecek;Hepsinin de güzel sesi…Do, re, mi, fa – fa, sol, la, si.Kulaklarımda nağmesi…Do, re; mi, fa – fa, sol, la, si.

SİYAH BACI

Benim siyah bir bacım var:             Adı Leyla,             Gözü şehla…Kollarında, ellerinde,Saçlarının tellerindePullar, inciler parıldar.             Dilber bacı!             Amber bacı!Yatayım, akşam olsun da,Siyah bacımın koynunda.Akşam gelir, sabah gider;             Amber bacı!             Dilber bacı!Bilmem gündüz nerelerde,Hangi dağlar, derelerdeGizli gizli seyran eder.             Gözü şehla,             Adı Leyla…Yatayım, akşam olsun da,Dilber bacımın koynunda.Siyah bacım süse mecbur;             Adı Leyla…             Gözü şehla,Bazı akşam bir ay iğneRevnak4verir kâkülüne;O zaman pek mağrur olur.             Amber bacı!             Dilber bacı!Yatayım, akşam olsun da,Amber bacımın koynunda.Bacımı pek seviyorum;             Dilber bacı!             Amber bacı!Bana şimdi rahat haram,Bacımın koynunda akşamFakat rahatça uyurum.             Adı Leyla,             Gözü şehla…Yatayım, akşam olsun da,Siyah bacımın koynunda.

RÜYA

                  Tatlı bir yüz,                  Düşün, nine,O kadar hoş bir yüz ki benSeni zannettim görünce,Seni zannettim ve öptüm.Saçları da büklüm büklüm;Tıpkı seninkiler gibi;Seninkiler gibi ince                  Ve lepiska.Süsü âdeta sade, düz;O da tıpkı seninkineO kadar benziyor ki senSanki karşıma çıkmış daBenden kaçmak ister gibiGayet yabancı duruyor;Gideceğin yolu bendenSoruyordun,Tekrar sordun,Dedim ki: “Başkasından sor!O yabancı duruş; fakatGücüme gitti hakikat!…”                  O dakika                  Sen silindin,Babam geldi; lakin nasıl?Saçı başı darmadağın,Telaş içinde; sanki benHastalanmıştım, yahut senBende kocaman bir kusurGörmüş de öfkelenmiştin…Sordu: “Buradan bir kadın,                  Tatlı bir yüz,Geçti mi?…” Ben, yarı şaka,Yarı öfke, dedim: “DeminBir kuş geçti…” O muttasılSoruyordu: “Tatlı bir yüz,Bir güler yüz?…” Ben, bifütur,İçimi çektim, ağladım:“Güler yüz görmedim, asıl                  Bana ninem                  Bile, bilmemNiçin, dargın… Ooh, anladım:O beni sevmiyor, eyvah!”“Yavrum, hayırdır inşallah!”

ÖKSÜZ

“Her gün mektebe gelirkenKulübesinin önündenGeçtiğiniz fakir kadınPek hastadır; belki yarınÇocuğu öksüz kalacak;Bilmem, onu kim alacak?                     Onlar için                     Dua edin!”Bugün derste hoca efendiBize bunları söyledi.“Kuzum anne, öksüz nedir?”“Öksüz, öksüz… Ah! Sen de birYarım öksüz değil misin?Büyüdün de onun içinSöylüyorum; güzel ninenKaç yıl oldu bu âlemdenÇekileli… Ben halanım;Vakaa5ben de ananım.Baban asker, uzak yerde;Kim bilir, hangi çöllerdeSayıklıyor şimdi seni!Görmedin nineciğini;Sen dünyaya geldiğin günO dünyadan gitti, küskün.”“Ben onu hiç bilmiyorum.”“Evet, bilmezsin, yavrum,Görmedin ki…” “Yalnız bilsem,Size benzer miydi ninem?”“Hayır, benzemezdi; fakatBiz sana benzeriz, şefkat;Öksüzüz ben de, baban da.Bil ki, evladım, cihandaYarım öksüzler pek çoktur,

Конец ознакомительного фрагмента.

Текст предоставлен ООО «Литрес».

Прочитайте эту книгу целиком, купив полную легальную версию на Литрес.

Безопасно оплатить книгу можно банковской картой Visa, MasterCard, Maestro, со счета мобильного телефона, с платежного терминала, в салоне МТС или Связной, через PayPal, WebMoney, Яндекс.Деньги, QIWI Кошелек, бонусными картами или другим удобным Вам способом.

1

“Yuva”, fazıl kardeşim Sâtı Beyin “Yeni Mektep” inde mini minilere mahsus kısım için tercihen intihap edilen güzel isimdir (Şairin notu).

2

koncoloz: Umacı gibi çocuk korkutmaya yarayan bir uydurma, pek çirkin kimse.

3

bıldır: Geçen yıl, bir yıl önce.

4

revnak: Parlaklık, göz alıcılık.

5

vakaa: Gerçi, ise de, her ne kadar.

Вы ознакомились с фрагментом книги.

Для бесплатного чтения открыта только часть текста.

Приобретайте полный текст книги у нашего партнера:


Полная версия книги

Всего 10 форматов

bannerbanner